Eser Açıklaması
Detaylar
- Araç Akrilik, Karışık Teknik, Yağlı Boya
- Materyal Kanvas
- Eser Orijinallik Durumu Esinlenilmiş
- Konu İnsanlar ve portreler, Kurgusal Karakterler, Mimari ve şehir manzaraları, Psikolojik
- İmza İmzalı
- Çerçeve Çerçeveli
- Tarz Figüratif, Fine Art, Halk, İzlenimcilik, Modern, Portre
- Renk Açık Yeşil, Bej, Beyaz, Gri, Kahverengi, Kırmızı, Koyu Yeşil, Nude, Sarı, Siyah, Yeşil
- Rozet Asmaya hazır
- Yapım Yeri İstanbul
- Yapım Yılı 2019
Sanatçı Hakkında
Sanatçı Künyesi
1987 yılında İstanbul’un Üsküdar ilçesinde doğdu. 2004 yılında Şenesenevler Lisesi’nden mezun oldu. 2012 yılında Doğuş Üniversitesi, Sanat ve Tasarım Fakültesi Resim bölümünde tam burslu olarak sanat eğitimini tamamladı. 2017 yılında Doğuş Üniversitesi, Plastik Sanatlar dalında yüksek lisans eğitimini tamamladı. Toplumsal Gerçekçilik ve Abidin Dino konulu tezini yazdı. Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi’nde Görsel Sanatlar Öğretmenliği Pedagojik Formasyon Eğitimini tamamladı. Ataşehir’deki atölyesinde çalışmalarına devam etmektedir. Sanat Anlayışı Sanat ve toplumsal değişim arasında doğrudan bir ilişki söz konusudur. Bir sanat eserinin üretildiği dönemdeki toplumsal, siyasal ve felsefi yapı ile bağlarının incelenmesi o sanat eserinin kavranması açısından aydınlatıcıdır. Sanatçı çağının tanığıdır; İçinde yaşadığı toplumu, o toplumun sorunlarını, değişimlerini eserlerine yansıtmaktadır. Gerçekçilik akımını en iyi şekilde tanımlayan ressam Gustave Courbet “Ben hiç melek resmi yapmadım, çünkü hiç melek görmedim.” diyerek gerçekçi bir sanatçının görevinin sosyal dengesizlikleri ve aykırılıkları ortadan kaldırarak, doğruyu açığa çıkartmak olduğuna inanmıştır. Yani, resim, somut bir sanattır ve sadece var olan nesnelerin betimini içermelidir. Sanatçının resimlerinde hayal etmek, sınırların dışına çıkmak ve sadece yaratmak önemlidir... Dinlediği müziklerden, doğadan etkileşimlerle resimlerini renklendirmektedir. Hegel, “Sanat doğayı ancak bir tasarım öğesi olarak, sembol olarak kullanmalıydı”. O zaman neydi bu sanat? Yoksa Kendimize kafa tutan kimliklerimiz mi tutkumuzdu ? Sanatçı, bu anlayıştan yola çıkarak resimlerinde kötü oluşumlara ve olgular karşısında çocuk ve kadın cinayetlerini, bu ölümlere kalınmış sessizliği, şiddetten ve müzikten yola çıkarak, sanatın sonsuzluğunu, tutkusunu yansıtmak için çalışmaktadır. Sanatçı, resimlerinde toplumsal gerçekçilik ve kadın olma ilişkisi üzerinde durmaktadır. Çalışmalarında Toplumsal Gerçekçi konuları ele alan sanatçı, portre ve figüratif çalışmalar yapmaktadır. http://ezgikinali.godaddysites.com/